Bilgelik Öyküler; Nasıl Bir Hayat
Bir zamanlar bir dağın yamacında yalnız yaşayan bir bilge varmış. Maddi ve manevi dertleri olanlar dünyanın birçok bölgesinden bu yöreye gidip bu bilgeyi ziyaret ediyor, ona akıl danışıyorlarmış.
Bir gün genç bir adam kafasına takılan bir soruyu sormak için buraya gelmiş. Küçük bir kulübe olarak tasarladığı bu yer, adeta bir saray yavrusuymuş.
İçeride birçok insan soru ve sorunları için uzun bir kuyruk oluşturmuş. Bu genç de sıraya girmiş.
Sıra ona gelince sorusunu sormuş:
”Bana yaşamı özetler misin? Naasıl bir hayat en iyi hayattır?”
Bilge cevap vermiş:
”Bu soruya vereceğim cevap uzun olacak, sıranın bitmesini beklemelisin ki rahat rahat konuşalım. Sen bu arada benim evimi gez. Bir de sana bir kaşık sıvı yağ veriyorum. Sakın onu dökmeyesin.”
Genç elinde yağ dolu kaşıkla odaları dolaşmış. Uzun bir süre sonra tekrar bilgenin karşısına çıkmış. Bilge adam sormuş:
”Evimi dolaştın mı?”
”Evet,” cevabını alınca devam etmiş, ”Peki halılarımın desenlerine dikkat ettin mi, hangi şekiller var?
”Hayır dikkat etmedim.”
”Peki, kitaplarım, kitaplığım nasıl, duvar resimlerimi inceledin mi?”
Genç karşılık vermiş:
”Ama ben yağ dökülür endişesi ile onlara dikkat edemedim.”
”Peki, o zaman şimdi git evimin eşyalarını iyi tanı ki beni de tanıyasın. Bu arada da yağa dikkat et.”
Genç, evi dolaştıktan sonra tekrar gelmiş ve evdeki bütün eşyalar hakkında ayrıntılı bilgiler vermiş.
”Çok güzel gerçekten çok dikkatli incelemişin, peki ama yağ ne âlemde, yağa dikkat ettin mi? diye bilge adam sormuş. Genç şaşkın, kaşığa bakarak:
”Eyvah… Evi incelerken yağı unutmuşum, yağ dökülmüş.”
Bilge de gencin ilk sorusunu gülümseyerek cevaplamış:
”Anlamlı hayat şudur: Elindeki yağı dökmeden evi inceleyebilmektir.”